|
|
|
Tutuklunum
Silahında ki kurşunlar yetmez;
Bendeki seni öldürmeye.
Hiçbir anahtar kar etmez
Yüreğimdeki kelepçeyi çözmeye.
Ben gönüllü tutuklunum.
Firarı düşünmem bile
Taş,toprak demem yatarım
Hasretinle, nezaretinde
Sen kanun namına tutsan da beni;
Ben sevdam uğruna kalırım senle.
Senden hatıra bir düğme için,
Her cezaya boyun eğmişken;
Tahrik var deyip ele de vermem seni.
Gasp ettiğim kalbine ömrümü adarım.
Ne seni ne sicilini yakarım.
Ben zaten yanmışım
Gençliğimi de yakarım.
Sen beş yılda bir
Omzuna gururla bir çizik atarken;
Ben sensiz geçen her günü,
Yüreğime kazırım.
Yazan:DENİZ COŞKUN
16.08.2005
|
|
|
fuatcoskun.tr.gg
AYRILIĞIN İLANI
Gidiyor musun diye sorma bana.
Gönderen sensin.
Ne terk etmeyi istedim seni,
Ne de daha yaşamadığımız bu aşkı toprağa gömmeyi.
Senin kadar öfkeliyim ben de.
Senin kadar endişeli...
Bir dokunuşunla bin kenti yıkacak güç verirdin bana
Ama inandıramadım seni.
Sen, sorgularken beni kafanda
Ben, gözlerinin içine bakıyordum kuşkuyla.
Bir tek sözün bağlardı beni sana,
Oysa sen hep susmanın koynunda.
Aşkın içine bir kez girdi mi kuşku,
Teslim alır bedenleri de.
Sütten çıkmış ak kaşık değildim
Ama yalanı sokmadım iki kişilik dünyamıza.
O dünya ki bazen minicik bir odada
Bazen kentin ortasında şekillendi.
Nasıl da güzeldi...
Zaten varsın diye her şey güzeldi ama
Sen buna inanmadın. Ah bu sorular...
Yaşamak varken sevdayı delice,
Niye boğarız sorularla?
Nasıl ikna edebilirdim seni?
Ben, aşk dedikçe sen, dur dedin.
Ben, seninleyim dedikçe
Sen, hayır dedin.
Zaten az konuşan sen
Olumsuz ne kadar sözcük varsa
Bulup çıkardın ortaya.
Bense hiç bir şey diyemedim.
Ne kadar zarar vermişim sana meğer.
Nasıl değiştirmişim seni.
Oysa hiç böyle düşünmemiştim.
Kimseye zarar vermek istemem ben.
Kimseyi olduğundan farklı bir hale getirmek istemem.
Ama öyle oldu işte.
Demek ki; gitmelerin zamanı şimdi.
Çocukluğuna sığınır atlatırsın bu acıyı.
Ne sevişmelerimiz kalır aklında, ne sevda sözlerimiz.
Rahat değilim diyordun ya, rahat ol artık.
Gülüşlerini saklaman için bir neden kalmadı.
Tedirginliğinin sebebi de kalktı ortadan.
Biliyor musun bir tanem!
Gidişim yürekten değil, zorunluluktan.
Sanma ki, bu toy sevdayı başka kimliklere taşırım.
Sanma ki, benden sakladığın gülüşleri
yalancı yüzlerde ararım.
Seni de götürürüm yüreğimde.
Her zaman yokluğunu taşırım.
Bulup, bulup kaybettim seni bebeğim.
Ne yazık ki, tozduman edemedim kuşkularını.
Ne yazık ki, kalamadın bana.
Öpücüğümün kokusu kalacak kapının eşiğinde.
Kokladıkça; bizi bir yanlışa mahkum ettiğini anlayacaksın.
MEHMET COŞKUNDENİZ
Gittin...
Ben, arkandan sadece baktım.
Oysa; söyleyecek o kadar çok şeyim vardı ki...
"Gidersen iyiye dair ne varsa içimde yitireceğim hepsini.
Gidersen sönecek içimdeki ateş
ve bir daha hiç kimse yakamayacak.
Gidersen karanlığa mahkum edeceksin günlerimi
O karanlıkta yolumu kaybedeceğim" diyecektim sana.
Konuşamadım...
Gittin...
Gidişini görmemek için gözlerimi kapattım
Öylesine acıdıki içim, tutup koparsalardı kolumu
bacağımı bu kadar acı duymazdım.
Acım yaş olup akmalıydı gözlerimden.
Ağlayamadım...
Gittin...
Seni delicesine bir tutkuyla seviyordum oysa
Tutkum seninle olmaktı, tutkum teninde erimek,
tutkum hayatı seninle sadece paylaşmaktı.
Anlatamadım...
Gittin...
Gidişini önlemek için tutmak vardı ellerinden
Ellerim değil miydi her dokunuşumda seni ürperten?
Ürperdin yine biliyorum.
Bir kez dokunsam, bir kez tutsam ellerini
Gitmek için biriktirdiğin bütün cesaretin kaybolurdu.
Tutamadım.
Gittin...
Bir yıkım gibiydi gidişin
Sen adım adım uzaklaşırken benden
Çöküp kaldı bedenim olduğu yere
Nice terk edişlere dayanan yürek bu kez yenilmişti
Bu kadar zayıf değildim ben kalkmalıydım.
Kalkamadım...
Gittin...
Oysa geldiğin gün gideceğini biliyordum
Hazırdım gidişine,
Kaçak zamanları yaşıyorduk
Zaman bitecek ve sen gidecektin
Bense, gidişinin ertesi günü
Hayatıma kaldığım yerden yeniden başlayacaktım.
Başlayamadım...
Gittin...
Bir şey söyledin mi giderken?
"Kal" dememi istedin mi?
Son bir kez "seni seviyorum" dedin mi?
"Bekle beni döneceğim" diye umut verdin mi?
Beynim öylesine uğulduyorduki.
Duyamadım...
Gittin...
Nereye gittiğin önemli değildi
Binlerce kilometre uzakta da olsan,
iki metre ötemde de farketmiyordu.
Artık yoktun ve asıl bu düşünce beni felç ediyordu.
Kurtulmalıydım senden,
bu yokluk duygusundan kurtulmalıydım.
Kurtulamadım...
Gittin...
Unutulanların arasına katılmalıydım
Anıları bir sandığa koyup
hayatı bir yerinden yakalamalıydım.
Bu aşk noktalanmalıydı, bu sevdadan vazgeçmeliydim.
Yapamadım...
Gittin...
Bir okyanusun ortasında
tek küreği kaybolmuş sandalda
Dev dalgalarla boğuşan bir denizciyim şimdi.
Bil ki; sevmekten vazgeçmedim seni,
Bil ki; seninle birlikte sevdanı da taşıyacağım yüreğimde,
Bil ki; seni Unutamadım...
MEHMET COŞKUNDENİZ
|
|
|
|
|
|
|
|
Sen uyurken
Ben Sensizliğin savaşında,
Yalnızlığımdan bıkkın.
Hasret ve Özleminin yükü
Omuzlarımda.
Bedenim
hergünkünden çok daha yorgun.
Gözlerimde günlerdir tanışılmamış
Uykuların sevdası.
İçim sana kavuşmak ümidiyle yanarken.
Sana seni çok sevdiğimi fısıldıyorum.
SEN UYURKEN
Yzn:Fuat COŞKUN
03.02.2008
|
|
Akşam geleceğim gecikmem demiştin;
Hatta beni öperken yanaklarımdan
Anneme dönüp gelirken kaç ekmek alayım hanım demiştin..
Saatlerdir annemle bekliyoruz yolunu;
Sofrayı da kurduk, ama yemeğimizde soğudu.
Sen hep verdiğin sözleri tutardın be baba
Bugün ne oldu da gelmedin,işin mi uzadı acaba;
Bak saatlerdir yolunu bekliyoruz pencerede..
Yemeğimiz soğuyup buz oldu tencerede.
O tepe lambası yanan ekipten önce
Şöyle dönüp köşeyi gelseydin ya evimize;
Kızma ama!! ben senin sevdiğin o başkomiseri hiç sevmedim be baba.
Sen polis hiç üşümez,hiç acıkmaz,hiç ağlamaz dememişmiydin.
O amca hem ağladı kapıda, hemde annemide ağlattı;
Hemde yalan söyledi üstüne üstlük bana;
Saçlarımı okşadı baban gelmiyecek oğul dedi..
Polisler hem ağlar hemde yalan söylermi baba;
Anneme bakıp yenge başımız sağolsun derken ,
Annemde ona Vatan sağolsun dedi.
Başımız sağolsun Vatan Sağolsun ne demek baba..
Anneme sordum da ağlamaktan bişey demedi,
Neden bunları hiç öğretmedin sen bana;
Çalışmaktan vakit yok derdin ya hiç durmadan;
Desene öğretmeye vakit kalmadı hiç be baba.
Şimdi hatırlıyorum televizyonda görmüştüm;
Bayrağımız vardı bir tabutun üstünde,
Senin gözlerin dolmuş ama ben yine de sormuştum,
Sonrada uyuyup kalmıştım ya hani göğsünde.
Şehit oğul şehit demiştin sen bana;
Ama ben öğrenmiştim ki şehitler ölmez;
Şehit olan babalar çocuklarını öpemez;
Sen hiç öpemesen de bundan sonra beni baba ;
Rahat Uyu ben sağoldukça Vatan Bölünmez!!!!!
Tüm Şehit Çocuklarına Armağan Olsun..
Yzn.Fuat COŞKUN
26.01.2008
|
|
|
|
|
|
|
|
|